MAĞARADAKİ YARASA
Beklenmedik olaylar gizleneni görünür yapar, çoğu kez. Fakat; bilinmeyeni bilinir kılmaz. Çünkü; bilinmeyen her zaman bir başka biçimde gizlenmeyi başarır. Bu başarının nedeni, büyük ölçüde, algıların dışına çıkılmayışıdır. Olayların ‘beklenir’ olmaması da, aslında, ‘bekleyen’in düşüncelerindeki olasılıkların sınırlı oluşundandır. Çağcıl (modern) yaşamın niteliklerinden biri de budur: Kafamızdaki olasılıkların sınırlılığı. Teknolojik kolaylıklar insanların yetilerini geliştirip düşlemlerini genişletebilir. Ama arka düzlem değişmez. Arka düzlemde pürüzler, girintiler, yollar vardır. Bunların konumları çoğu kez değişmez, değiştiğinde de düzlemin dışına çıkmaz. İşte bu nedenle, çağcıl toplumun yelpazesindeki tüm renkler ve tonları için öncesi bellidir, sonrası da olsa olsa bir ton, belki de bir kaç renk öteye sıçramaktır. Yelpazenin bir renginde olmak zorunluluğu elbette bilinen her çağda, her toplumda vardır. ‘Kapalı’ olduğu söylenen toplumlarda daha yoğun bir basınç olduğu içi